29.05.2010

İSTANBUL'UN FETHİ'NİN 557.YILI KUTLU OLSUN


http://www.hurriyet.com.tr/gundem/14871180.asp

Dünya'da ;
İstanbul kadar güzel,
İstanbul kadar zengin
başka bir şehir yok..

İstanbul'un eşi ve benzeri yok..

İstanbul'umuza sahip çıkalım..

Güzelliklerini,tarihi ve kültürel değerlerini,doğasını,ağacını,denizini koruyalım.

Dünya'da içinden böylesine güzel bir deniz geçen başka bir şehir yok..

Dünya'da İstanbul Boğazı kadar güzel,iki kıtayı birbirine bağlayan başka boğaz yok..

İstanbul Boğazı'ndaki her iki kıyıda bulunan tarihi sarayların,yalıların,camilerin eşi benzeri yok..

İstanbul'un ;
yedi tepesi,
sarayları,
kasırları,
müzeleri,
camileri,
kiliseleri,
katedralleri,
köprüleri,
çeşmeleri,
galata kulesi,
kız kulesi,
ayasofya,
sultanahmet camii,
süleymaniye camii,
yeni cami,
eyüp sultan camii,
laleleri,
parkları,
bahçeleri,
ormanları,
koruları,
surları,
kapalıçarşısı,
ortaköy'ü,
bebek semti,
yıldız parkı,
emirgan korusu,
kanlıca'nın yoğurdu,
hidiv kasrı,
marinaları,
beyoğlu,
fenerbahçesi,
adaları...
daha birçok semti,birçok tarihi değeri...
saymakla,anlatmakla bilmez güzellikleri..

Ne olur,bu güzel Şehirin değerini bilelim,güzelliklerini koruyalım,gelecek nesillere daha güzel değerler bırakalım..
selma er.
**

İstanbul'u Dinliyorum



İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı


Önce hafiften bir rüzgar esiyor;


Yavaş yavaş sallanıyor


Yapraklar ağaçlarda;


Uzaklarda, çok uzaklarda,


Sucuların hiç durmayan çıngırakları


İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.






İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;


Kuşlar geçiyor, derken;


Yükseklerden, sürü sürü, çığlık çığlık.


Ağlar çekiliyor dalyanlarda;


..........


..........



Orhan Veli Kanık




28.05.2010

AMATÖR RESİM SERGİMİZ-2 (Sergi Fotoğrafları)

http://selmaer3.blogspot.com/2010/05/amator-resim-sergimiz.html

Kriton Curi Parkı'ndaki Resim Sergimiz bugün başladı.

(28 Mayıs 2010-30 Mayıs 2010)



Resim Kursunda  birlikte çalıştığımız arkadaşlarımla bugün parkda çok güzel vakit geçirdik.

Fotoğraflar çektik..

Atölye çalışmalarımız  ve Amatör Resim Sergimizde çektiğim fotoğrafları aşağıdaki
web adresinden izleyebilirsiniz.


http://picasaweb.google.com.tr/selmaer3/SelmaErResimCalSmalarM#

Sergiye emeği geçen başta Resim Öğretmenimiz Sn.Tülin Hn'a,Resim Kursu Başkanımız Sn.Atilla Bey'e  ve tüm arkadaşlarımıza teşekkür ederim..

Serginin son günü gitarı ve güzel şarkılarıyla renk katan Sn.Sinan Bey'e ve annesi Sn.Güler Hn'a teşekkür ederim.

Bundan sonra kendimizi  geliştirerek , çok daha güzel resimler yapabilmek dileği ile..

selma er

25.05.2010

AMATÖR RESİM SERGİMİZ-1-

KADIKÖY BELEDİYESİ
KRİTON CURİ  PARKI GÖNÜLLÜLERİ

Kadıköy Halk Eğitim Merkezi Kriton Curi Parkı Gönüllüleri'mizce düzenlenen,
 resim öğretmeni Sn.Tülin Yurtdaş'ın hazırladığı sergimizi onurlandırmanızı dilerim.

Av.Selami Öztürk
Belediye Başkanı


Açılış Tarihi            : 28 Mayıs 2010-Cuma
Açılış Saati             : 14:00 
Sergi Süresi            : 28-29-30 Mayıs 2010
Yer                          : Kriton Curi Parkı
                                  (Bayar Cad.Okur Sok.No:5
                                  Kozyatağı-İstanbul)            


****


Yaklaşık dokuz ay boyunca acemi grup olarak devam ettiğimiz resim kursu 21 Mayıs 2010  tarihinde sona erdi.

Önce bir süre karakalem çalışması yaptık.
Sonra toz pastel,yağlı pastel ve suluboya çalışması yaptık.
Son birkaç aydan bu yana da yağlı boya resim yapmaya çalıştık.
Bu aradada değerli kurs arkadaşlarımla çok güzel paylaşımlar ve dostluklarımız  oldu.

Sergide;
Bizim grubun mozaik  konulu yağlıboya çalışmaları ve birkaç değişik konulu resim çalışmaları,
Bizden daha ileri olan diğer grubun ebru konulu yağlıboya resim çalışmaları ve birkaç değişik konulu resim çalışmaları olacak.

Yaptığımız bütün resimler sergilenemeyecek maalesef.


Her geçen gün kendimizi daha çok geliştireceğimize inanıyorum..
Gelecek yıl ve daha sonraki dönemlerde resim kursuna devam edeceğiz.

Sergiyi gezmeniz ve değerli yorumlarınız bize onur verecektir.

Bu vesile ile değerli  resim öğretmenimiz  Sn.Tülin Yurtdaş'a bize sağladığı katkılardan ve verdiği emeklerden dolayı teşekkür ederim.
selma er.



              


20.05.2010

ZONGULDAK'TA UMUTLAR SONA ERDİ..

''Zonguldak'ta göçük altında kalan 30 işçiden 28'inin cesedine ulaşıldı.
Acı haber Zonguldak'a çabuk yayıldı.
Madencilerin aileleri koşarak maden ocağına geldiler gözyaşlarıyla...''



http://www.hurriyet.com.tr/gundem/14780517.asp?gid=373





Umutlarımız boşa çıktı..
Maalesef yine ocaklar söndü,analar,babalar,çocuklar,tüm madenci yakınları ve tüm Türkiye ağladı..
Zaten çok çok zor şartlarda çalışan madencilerimiz bir daha gün ışığı göremeyecek..
Çok çok üzgünüm..
Madenlerde kontrollerin daha çok yapılması,daha sıkı tedbirler alınması gerekiyor..
Giden gittikten  sonra konuşmak kolay..
Madencilerimize rahmet,ailelerine sabırlar diliyorum..
Başka ocaklar sönmesin..

selma er.

19.05.2010

19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'mız kutlu olsun..



ATATÜRK'ü ve silah arkadaşlarını, bu güzel Bayram gününde rahmet ve minnetle anıyoruz.


http://picasaweb.google.com.tr/selmaer3/19MayS2010#
 Açtığı yolda, Cumhuriyet ilkelerine bağlı kalarak ilerliyoruz.


ATATÜRK'ÜN bizlere yol gösteren, ışık tutan sözleri arasından ''GENÇLİK VE SPOR'' ile ilgili olarak söylediği sözleri bu anlamlı günde sizlerle paylaşmak istedim..

İşte O Sözlerden bazıları;

''Gençler!

*Cesaretimizi kuvvetlendiren ve devam ettiren sizsiniz. Siz almakta olduğunuz irfan ve terbiye ile, insanlık meziyetinin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli sembolü olacaksınız. Ey yükselen yeni nesil! Gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yükseltecek ve devam ettirecek sizsiniz. 1924

*Milletin bağrından temiz bir nesil yetişiyor. Bu eseri ona bırakacağım ve gözüm arkada kalmayacak.

*Gençler için vatani işlerde ölmek söz konusu olabilir. Ama korkmak asla!

*Siz genç arkadaşlar, yorulmadan beni takip edeceğinizi söylüyorsunuz. Fakat arkadaşlar, yorulmadan ne demek? Yorulmamak olur mu? Elbette yorulacaksınız, sizden istediğim şey yorulmamak değil, yorulduğunuz zaman dahi durmadan yürümek, yorulduğunuz dakikada da dinlenmeden beni takip etmektir. Yorgunluk her insan, her canlı için doğal bir durumdur. Fakat insanda yorgunluğu yenebilecek manevi bir kuvvet vardır ki, işte bu kuvvet yorulanları dinlendirmeden yürütür.

*Sizler, yani yeni Türkiye’nin genç evlatları, yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz... Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler asla ve asla yorulmazlar. Türk gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan yorulmadan yürüyecektir. 1937




*Genç fikirli demek, doğruyu gören ve anlayan gerçek fikirli demektir. Milletin egemen amaçlarının görüş noktası budur. Hepimiz ona uymak zorundayız.

*Bizim halkımız çok temiz kalpli, çok asil ruhlu, ilerlemeye çok kabiliyetli bir halktır. Bu halk eğer bir defa karşısındakilerin samimiyetle kendilerine hizmet ettiğine inanırsa her türlü hareketi hemen kabule hazırdır. Bunun için gençlerin her şeyden önce millete güven vermeleri lazımdır. 1923


*Spor, yalnız beden yeteneğinin bir üstünlüğü sayılmaz, Anlayış ve zeka , ahlak ta bu işe yardım eder. Zeka ve kavrayışı geri olan kuvvetler; zeka ve kavrayışı yerinde olan daha az kuvvetlerle başa çıkamazlar. Ben sporcunun zeki, çevik ve ayni zamanda ahlaklısını severim. 1930

*Türk sosyal bünyesinde spor hareketlerini düzenlemekle görevli olanlar, Türk çocuklarının spor hayatlarını yükseltmeyi düşünürken, sadece gösteriş için herhangi bir müsabaka da kazanmak emeliyle bir spor politikası oluşturmazlar. Asıl amaç, bütün her yaştaki Türkler için beden eğitimini sağlamaktır. “Sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur” sözünü atalarımız boşuna söylememişlerdir.


*Her yarışmada arkalarında Türk milletinin bulunduğunu ve millet şerefini düşünmelerini. Türk sporcularına meslek kuralı olarak belirliyorum. 1931''



Hepimizin ezbere bildiği ;


Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi;

''Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.


Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!''



Mustafa Kemal Atatürk


20 Ekim 1927
****


Eskiden her yıl, 19 Mayıs'da bir kutlama daha yapardık..

Çiçekler, hediyeler alırdık..


Sevgili annemize..


Rahmetli annemize..


19 Mayıs 1917 doğumlu idi..


23 yıl önce onu kaybettik..


O da okumuş, dört çocuğunu-bizleri-okutmuş, büyütmüş bir Cumhuriyet Kadını idi..


Bayramımız kutlu olsun..


NE MUTLU TÜRK'ÜM DİYENE..

http://picasaweb.google.com.tr/selmaer3/19MayS2010#
 selma er

17.05.2010

TÜRKAN SAYLAN Kalbimizde Yaşıyor..

  'A    KADAR  KALBİMİZDE YAŞAYACAK...












Prof. Dr. Türkan Saylan
(Aralık 1935- 18 Mayıs 2009)

 Türk tıp doktoru, yazar, ÇYDD Genel Başkanı...

Tam bir yıl oldu ,Onu sonsuzluğa uğurlayalı..

Tam bir yıl oldu,O'nu kalbimize gömeli..

O,artık sevenlerinin kalbinde,okuttuğu çocuklarının gülümsemesinde yaşıyor..

Türk halkına sağlık ve eğitim konularında yaptığı hizmetler hiç bir zaman unutulmaz..

O,Atatürk'ün izinde yürüyen,çağdaş,ileri görüşlü,yardımsever,fedakar bir Türk Kadını,
Doktor ve Eğitim Gönüllüsü idi..

Hastalığının son günlerinde bile görevinin başında idi..

O gittikten sonra heykelini diktiler..
















Sevenlerinin kalbinde her zaman yaşayacak..

Türkan Saylan'ı vefatının birinci yıldönümünde sevgi,saygı ve minnet ile anıyoruz..

O'nun hakkını ne yapsak ödeyemeyiz..

O'na layık olabilmek için;


Bizlere düşen görev;


TC.'ne sahip çıkmak, çağdaşlaşma yolunda eğitime destek vermek, laiklik anlayışı ile birlik ve beraberlik içinde çalışmak, çalışmak, çalışmak..


Kardelenlere destek vermeye devam edeceğiz..


ÇYDD'ni sonsuza kadar maddi ve manevi desteklerimizle yaşatacağız..


Mekanı cennet olsun,ışıklar içinde yatsın..

selma er.

http://www.cydd.org.tr/

http://blog.milliyet.com.tr/Prof__Turkan_Saylan_anitlasti__/Blog/?BlogNo=192988

http://blog.milliyet.com.tr/O__artik_kalbimizde_yasayacak___/Blog/?BlogNo=180744

http://blog.milliyet.com.tr/Bu_Gun_19_Mayis_2009/Blog/?BlogNo=181052

http://tr.wikipedia.org/wiki/T%C3%BCrkan_Saylan

Türkan Saylan'ı anma etkinlikleri hakkında detaylı bilgi için bakınız;

http://www.cydd.org.tr/

''Türkan Saylan'ı Anmak,

  Türkan Saylan'ı Anlamak
  Türkan Saylan Olmak için



18 Mayıs 2010, Salı günü saat 17.00'de

Lütfi Kırdar Kongre & Sergi Sarayında buluşuyoruz.''

Prof. Dr. Aysel Çelikel
ÇYDD Genel Başkanı

*(yukarıdaki anma programı yazısı çydd'nin sitesinden alınmıştır.)



http://www.hurriyet.com.tr/gundem/14773817.asp?gid=373

16.05.2010

29.MÜZELER HAFTASI (18-24 MAYIS 2010)




Müze Nedir?

Tarihi eserleri tespit eden, bilimsel yöntemlere açığa çıkaran, inceleyen, değerlendiren, koruyan, tanıtan, sergileyen, eğitim programları aracılığıyla tarihi eserler konusunda halkı bilinçlendiren kuruluşlardır. Müzeler, bulunduğu kentin prestij yapıtlarındandır.




Müzeler Haftası Nedir?


1945 yılında kurulmuş olan UNESCO (Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu), müzeler ve müzelerde sergilenen eserlerin koruyuculuğunu üstlenmiş bir kurum olarak ICOM (Uluslararası Müzeler Konseyi) ile ortaklaşa, dünya çapındaki tüm müzelerde 18 Mayıs tarihinin "Müzeler Günü" olarak kutlanmasının sağlanması konusunda çalışmalar yürütmektedir.

Ülkemizde de 1982 yılından beri 18-24 Mayıs tarihleri arasında "Müzeler Haftası" kutlanmaktadır.

Detaylı bilgi için,aşağıdaki linklere tıklayınız..


http://www.muzelerhaftasi.gov.tr/index.html

http://www.muzelerhaftasi.gov.tr/muzeler/sehirleregoreprogram.html

http://www.muzelerhaftasi.gov.tr/muzeler/muzeler.html

http://www.muzelerhaftasi.gov.tr/osman_hamdi_bey/osmanhamdi.html

İSTANBUL'DA MÜZELER HAFTASI ETKİNLİKLERİ İLE İLGİLİ DETAYLI BİLGİ İÇİN
AŞAĞIDAKİ LİNKE TIKLAYINIZ;

http://www.muzelerhaftasi.gov.tr/muzeler/muzeler_istanbul.html

Müzeler haftasında bir çoğunu ücretsiz/müze kart ile gezebileceğimiz Müzelere gidelim..

Tarihin değişik zamanlarından günümüze kadar gelen eserleri görme fırsatı yaratalım..

Müze Kartı'mız yok ise alalım.

https://satis.muzekart.com/index.html

Müze Kartı'na 20 TL karşılığı sahip olabilirsiniz..Bu sayede özel müzeler hariç,bir yıl boyunca Türkiye'deki tüm müze ve ören yerlerine başka bir ücret ödemeden girebilirsiniz.(müze kart bedeli;öğretmen ve öğrencilere %20 indirimlidir.)

selma er.

14.05.2010

14 MAYIS DÜNYA ECZACILIK GÜNÜ KUTLU OLSUN..

Bu gün,

14 Mayıs 2010

Dünya Eczacılık günü..

Tüm eczacılarımızın,sağlık çalışanlarımızın bu özel gününü kutluyor,eczacılarımızın daha iyi sosyal haklara sahip olmasını diliyorum..

Hasta ve hasta yakınlarına sağlıklı günler diliyorum..

İlaç ücretlerinin  eczacılar ve hastalar için makul düzeylere çekilmesini,devletin sosyal güvenlik konusunda gerekeni yapmasını diliyorum.

selma er.


http://www.saglikaktuel.com/haber/14-mayis-eczacilik-gunu--8030.htm

12.05.2010

MUTLU YILLAR ARKADAŞIM..





Sevgili Lem,

Bugün 12 Mayıs , senin doğum günün..

İyi ki doğmuşsun..

İyi ki en değerli arkadaşım olmuşsun..

Tam 25 yıl oldu seninle tanışalı,arkadaş olalı..

Arkadaşlıktan da öte..

En değerli dostumsun sen..

Senin sıcaklığın,samimiyetin,yardımseverliğin,fedakarlığın,dostluğun..

Anlatılamaz,yaşanır,paylaşılır ancak..

İki ayrı bankada birlikte çalıştık..

Ben bebek beklerken,bankaya servisle beraber giderken her sabah bana kahvaltılar ısmarladın,beni besledin..

Anne olacağım haberini ilk öğrendiğimde; eşimden,kardeşlerimden önce ilk sana haber verdim,sana koştum..

İlk heyecanımı seninle paylaştım..

Bankada seni dışarı çağırıp,eline bir kağıt tutuşturdum..

''Teyze oluyorsun'' dedim..

Sen de kardeşlerine,yeğenlerine annelik yaptın..

Fedakarlıklar yaptın,her zaman yapıyorsun..

Senin yerini,sevgini kimse dolduramaz..

İyi ki seni tanımışım,senin arkadaşın olmuşum..

Mutlu ve sağlıklı yıllar diliyorum sana..

Her isteğin gerçek olsun..

Sevdiklerin ve seni en çok sevenlerle birlikte sağlıklı,mutlu,başarılı yıllar dilerim sana güzel arkadaşım..

Seni çoook seviyorum...

selma er.

10.05.2010

DÜNYA ENGELLİLER HAFTASI (10-16 MAYIS 2010)



Bu özel haftada ve her zaman ;

Sağlıklı insanların da her an, her durumda, en ufak bir hastalık veya kaza sonucunda  engelli durumunda olabileceğini unutmayalım..

Engelli insanlarımızın duygularını,yaşama tutunabilmek için yaptıkları maddi ve manevi mücadelerini,toplumdaki haklarını,onlara karşı yapılan haksızlıkları-bazen ilgisizliği anlamaya,takip etmeye,onlara her durumda maddi ve manevi yardımcı olmaya,iş olanakları sağlamaya çalışalım.

Engelli insanlar da kendilerine uygun iş olanağı verildiğinde çalışabilir,kendi hayatlarını sürdürebilirler.

Onlara acımayalım..

Engellerimiz vücudumuzun herhengi bir veya birden çok yerinde,beynimizde olabilir..

Yeter ki düşüncelerimizde engel olmasın.

Çalışmak için girdiğimiz işyerinde işverenin sosyal güvenlik kurumuna kayıtımızı  yapmasını sağlayalım ve belgelerimizi verdikten sonra SGK'na kayıt yapılıp yapılmadığını kontrol edelim.(hastalık,sakatlık,kısmi veya tam malul olma durumunda bir defalık veya sürekli tazminat hakkı kazanabilmek ve tedavi olabilmek için.)

Ayrıca   hastalık ve/veya kaza sonucu olabilecek kısmi veya tam malullük durumuna karşı ;
hastalık ve kaza  sigortası yaptıralım.Mevcut sigorta poliçemiz var ise,teminatlarımız içinde hastalık ve kaza tedavi/tazminat seçeneklerinin olup olmadığını kontrol edelim.)

(uzun süre sig.danışmanlığı yapmış birisi olarak riskleri hatırlatıyorum.)

Herkese sağlıklı ve mutlu günler dilerim..

http://www.bedd.org.tr/

http://www.teday.org/

http://www.teday.org/eyyhyasalar.htm

http://www.tsd.org.tr/

http://www.turged.org.tr/index1.html

http://www.milliyet.com.tr/metin-senturk-baskanliginda-dunya-engelliler-vakfi-kuruldu/yasam/sondakika/03.03.2010/1206565/default.htm

http://www.engellilersitesi.com/haber/5053-yasam-metin-senturk-39dunya-engelliler-vakfi39-kurdu.html

8.05.2010

Sol yanım acıyor anne

annemin gençlik  fotoğrafı..


''Merhaba anne,



Yine ben geldim.


Merak etme okuldan çıktımda geldim.


Annelerde babalar gibi merak eder mi bilmiyorum ama


Ali "Okula gitmezsem annem çok kızar, merak eder" demişti de


Onun için söylüyorum.


Geçen hafta öğretmen,


Sağ elimde sarımsak, sol elimde soğan dedirte dedirte


Öğretti sağımı solumu.


Ben biliyorum artık anne sağım neresi, solum neresi


Ağrıyan yanımın neresi olduğunu


Şimdi iyi biliyorum anne.


Hani geçen geldiğimde


Şuram acıyor işte şuram demiştim de


Bir türlü söyleyememiştim ya acıyan yanımı anne


Bak şimdi söylüyorum


Şuram işte,


Sol yanım çok acıyor anne.


Hem de her gün acıyor anne her gün.


Dün sabah annesi Ayşe'nin saçlarını örmüştü.


Elinden tutup okula getirdi.


Yakası da danteldi.


Zil çalınca öptü, hadi yavrum sınıfa dedi.


Bende ağladım,


Ağladım hiç de utanmadım.


Öğretmen ne oldu dedi.


Düştüm dizim çok acıyor dedim.


Yalan söyledim anne.


Dizim acımıyordu ama sol yanım çok acıyordu anne.


Bugün bende saçım örülsün istedim.


Babam ördü ama onunki gibi olmadı.


Dantel yaka istedim.


Babam "Ben bilmem ki kızım" dedi.


Bari okula sen götür dedim.


"kızım, iş" dedi.


Bende banane dedim, ağladım.


"kızım, ekmek" dedi babam.


Sustum ama okula giderken yine ağladım anne.


Ha bide sol yanım yine çok acıdı anne.


Herkesin çorapları bembeyaz, benimkiler gri gibi.


Zeynep "annem beyazlara renkli çamaşır katmadan yıkıyormuş" dedi.


Babam hepsini birlikte yıkıyor.


Babam çamaşır yıkamasını bilmiyor mu anne?


Uff babam, her gün domates peynir koyuyor beslenmeme.


Üzülmesin diye söylemiyorum ama


Arkadaşlarım her gün kurabiye, börek, pasta getiriyor.


Biliyorum babam pasta yapmasını bilmez anne.


Hava kararıyor, ben gideyim anne.


Babam bilmiyor kaçıp kaçıp sana geldiğimi.


Duyarsa kızmaz ama çok üzülür biliyorum.


Kim bozuyor toprağını,


Çiçeklerini kim koparıyor.


İzin verme anne ne olur toprağına el sürdürme.


Eve gidince aklıma geliyor bide bunun için ağlıyorum anne. >>


Bak kavanoz yanımda, toprağından bir avuç daha alayım.


Biliyor musun anne her gelişimde aldığım topraklarını


Şu kavanozda biriktirdim.


Üzerine de resmini yapıştırıp başucuma koydum.


Her sabah onu öpüyor kokluyorum.


Kimseye söyleme ama anne


Bazen de konuşuyorum onunla.


Ne yapayım seni çok özlüyorum anne.


Ha unutmadan,


Öğretmen yarın anneyi anlatan bir yazı yazacaksınız dedi.


Ben babama yazdıracağım.


Öğretmen anlarsa çok kızar ama banane kızarsa kızsın.


Ben seni hiç görmedim ki neyi, nasıl anlatacağım anne.


Senin adın geçince sol yanım acıyor anne.


Hiç bir şey yutamıyorum.


Bazen de dayanamayıp ağlıyorum.


Kağıda da böyle yazamam ya anne.


Ben gidiyorum anne,


Toprağını öpeyim, sende rüyama gel beni öp.


Mutlaka gel anne,


Sen rüyama gelmeyince sol yanımın acısıyla uyanıyorum anne. >>


Sol yanım acıyor anne.


İşte tam şurası,


Sol yanım çok acıyor anne.


Seni çok özledim,


Anne çook... '' (Şair: Ayla Aydemir)

http://www.izlesene.com/video/muzik-bedirhan-gokce-sol-yanim-aciyor-anne/1759775

*


Bu özel ve güzel günde;



ANNELER GÜNÜ'nde;

Tüm annelerin,


anne olmasalar bile çocuklara anne sevgisiyle yaklaşan ve onları bağırlarına basan tüm kadınların,


bebek bekleyenlerin,


asker annelerinin,


şehit annelerinin,


anne yarısı teyzelerin,


annesine hayırlı evlat olabilen tüm evlatların ANNELER GÜNÜ'nü kutluyorum..



Annesi vefat edenlere,


annelerini ve babalarını kaybeden tüm çocuklara ANNE YÜREĞİNİ açan tüm kadınlara sevgilerimi gönderiyorum..


Ben de annemi 23 yıl önce 70 yaşında iken , kanserden kaybettim..


Çok acılar çekti..


Ölüm kurtuluşu oldu..



Allah kimseye ANNE acısı göstermesin..



Hiçbir anneyi de EVLADINDAN ayırmasın..



ANA HAKKI ÖDENMEZ...

AĞLARSA ANAM AĞLAR,GERİSİ YALAN AĞLAR..



selma er...

6.05.2010

6 MAYIS 1972-6 MAYIS 2010-DENİZ GEZMİŞ

Bugün 1968 gençlik hareketlerinin simgesi olan Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idam edilişinin yıldönümü..

Bugün yaşanan;

Yüzlerce can alan terör  hareketlerinin yanında,onların suçlarının cezası bu mu olmalı idi..

Gencecik fidanlarımıza kıydılar..

http://tr.wikipedia.org/wiki/Deniz_Gezmi%C5%9F

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/14638877.asp?gid=373

5.05.2010

BARIŞ MANÇO MÜZESİ



Barış Manço'nun müzeye dönüştürülen evi açılış için gün sayıyor.

BARIŞ MANÇO
MODA-81300




1 Şubat 1999'da yitirdiğimiz Barış Manço'nun, Kadıköy Belediyesi tarafından müze konsepti ile yeniden düzenlenen Moda”daki evi açılış için gün sayıyor. Türkiye'nin "Barış Manço 81300 Moda" adıyla tanıdığı Kamil Paşa Sokak'ta bulunan köşkü Halk Bankası'ndan kiralayan Kadıköy Belediyesi, yaklaşık iki yıldır sürdürdüğü çalışmalarını tamamladı. Barış Manço'nun bestelerini yaptığı piyanosu, yurt dışından aldığı cam objeleri ve Manço'nun ailesinin verdiği özel eşyaları, resim ve aksesuarlarıyla yeniden düzenlenen köşk, "Barış Manço Evi" açılışa hazır. Müzenin açılışı, Doğukan Manço'nun askerden dönüşünü bekliyor. Evin resmi açılışı, 9 Haziran 2010 tarihinde yapılacak.
 

http://www.medyaline.com/haber_detay.asp?haberID=10042
*alıntı.

http://selmaer.blogspot.com/2010/02/hey-bars-agbi-askolsunac-koynuna-kus.html

HIDRELLEZ



HIDRELLEZ NEDİR ?



“Doğa”nın her baharda “canlanışı”, dünyanın her yerinde yaşayan insan toplulukları tarafından, kendi kültürlerine uygun biçimlerde kutlanır. İnsanlar, kışın getirdiği karamsarlıktan kurtuldukları için sevinirken, her bahar yeniden canlanan doğaya umut bağlar, düşlerinin, dileklerinin gerçekleşmesi için -genellikle Nisan - Mayıs aylarında ve belli tarihlerde- istekte bulunmanın “tam sırası” olduğunu düşünürler. Çoğu dini bayramların da kökeninde yer alan bu inanış, Türk kültüründe en yaygın biçimini “Hıdrellez Şenlikleri”nde bulmuştur. Hıdrellez’de su kenarlarında bahar yemekleri yemek, en çok istenen şeyleri yazmak ya da resimlerini yapmak ve bunları genellikle bir gül fidanının dibine koymak, ateşlerin üzerinden atlayıp olumsuzluklardan arınmak, doğa ile kurulan ilişkinin ve iletişimin simgelerindendir. Hıdrellez kısaca insan ve doğa arasındaki iletişimi, baharı ve umudu simgeleyen bir kültürel gelenektir.






“HIDRELLEZ” SÖZCÜĞÜNÜN ANLAMI NEDİR ?


Hıdrellez; Hızır ile İlyas sözcüklerinin birleşmesinden türemiştir. Türk kültüründe sıkıntıda bulunanların yardımına koşmalarıyla tanınan Hızır ve İlyas peygamberlerin 5 Mayıs’ı 6 Mayıs’a bağlayan gece “buluştukları”, “dilekleri gerçekleştirdikleri”ne inanılır. Bu inanış, zaman içinde çeşitli kutlama biçimleriyle “Hıdrellez” denen şenliklere dönüşmüştür.


http://www.hidrellez.org/tarihce02.asp

http://www.hidrellez.org/

Bu güzel bahar gününde,Hıdrellez'de başta sağlık ve mutluluk olmak üzere tüm dileklerimizin gerçekleşmesi,birlik,beraberlik,barış içinde güzel bir TÜRKİYE diliyorum..

Haydi biz de gül ağacına ;

Dileklerimizi yazdığımız kağıtları  bağlayalım..

Bir de bozuk paralarımızı minik bezlere,kağıtlara sarıp bağlayalım..

Eskiden Hıdrellez'de dileklerimizi yazıp 6 Mayıs'da sabaha karşı denize atardık..

Gül ağacına bağladığımız para ve dilek  paketlerini de sabah olunca erken kalkıp toplardık..

Güzel dileklerimizin gerçekleşmesi umudu ile..

selma er.

3.05.2010

3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü KUTLU OLSUN

Bugün Dünya Basın Özgürlüğü günü...



Özgürlük Evi'nin raporuna göre, Türkiye, dünyadaki basının kısmen özgür olduğu ülkeler arasında yer alıyor.


Amerika Birleşik Devletleri'ndeki sivil toplum kuruluşu Özgürlük Evi'nin raporuna göre, Türkiye, dünyadaki basının kısmen özgür olduğu ülkeler arasında yer alıyor.


Bu özel ve anlamlı günde;


Tüm Basın mensuplarımıza ;

Düşüncelerini, yaşananlan olayları, gerçekleri ÖZGÜRCE ifade edebilecekleri, ne olursa olsun kısıtlanmayacakları, medeni ülkeler seviyesinde ve onlarında daha üstünde değerlerinin bilineceği daha güzel bir TÜRKİYE, daha güzel günler diliyorum..

Basın;

Bizlerin,

Olayların,

Dünya'nın,

İnsanlığın,

Gerçeklerin aynası olmalı...

Basın görevlileri ve Basın Organları ''özgür olmalı, tarafsız olmalı''..

Basın bizlerin de sesi olmalı..

Türkiye'nin Dünya Basın Özgürlüğü sıralamasında yeri diğer medeni ülkeler arasında ve çok daha üst sıralarda olmalı..

B A S I N ; susturulmamalı, kısıtlanmamalı ..


selma er..